Blefaroplasti, göz kapaklarındaki fazla derinin alındığı bir ameliyat türüdür. Yaşla birlikte, yer çekiminin de etkisiyle göz kapakları esnekliğini kaybeder ve onları destekleyen kaslar zayıflar. Sonuç olarak fazla deri ve yağ, üst ve alt göz kapağında toplanabilir. Bu durum kaşların ve üst göz kapaklarının sarkmasına ve göz altı torbalarının oluşmasına neden olabilir.
Adenoviral konjonktivit, adenovirüslerin neden olduğu bir göz enfeksiyonudur. Virüsler, göz kapaklarının ve göz akının iltihaplanmasına yol açar. Adenoviral konjonktivit, bulaşıcı bir hastalık olup, sıklıkla okullarda, işyerlerinde ve toplu yaşam alanlarında yayılır.
Diyabetik retinopati, diyabet hastalarında görülen ve göz sağlığını tehdit eden bir komplikasyondur. Diyabet, kan şekerinin uzun süre kontrolsüz olması nedeniyle, küçük kan damarlarında hasara neden olur. Oluşan hasar, retina (göz arkasındaki sinir tabakası) üzerindeki kan damarlarını etkileyerek görme kaybına yol açabilir.
Şaşılık, gözlerin farklı yönlere bakması durumudur. Bu durum, göz kaslarının koordinasyonundaki bir bozukluktan kaynaklanır. Şaşılık, görme sorunlarına, görme keskinliğinin azalmasına yol açabilir.
Göz tansiyonu, göz içi sıvısının normalden yüksek bir basınçla göz içerisinde birikmesi sonucu oluşan bir göz rahatsızlığıdır. Göz içi sıvısı, gözün iç kısmında bulunan ve gözün şeklini koruyan bir sıvıdır. Sağlıklı bir göz yapısında, bu sıvı göz içinden süzülerek drene edilir.
Göz tembelliği, bir gözün veya her iki gözün birlikte normalden daha az görme yeteneğine sahip olması durumudur. Göz tembelliği çocukluk döneminde başlar ve sık görülen görme sorunlarından bir tanesidir. Göz tembelliği, erken çocukluk döneminde oluşan göz problemleri nedeniyle ortaya çıkar.
Arpacık, göz kapağının kenarında bulunan yağ bezlerinin iltihaplanması sonucu oluşan enfeksiyon türüdür. Genellikle Staphylococcus aureus adı verilen bakteri nedeni ile oluşur. Arpacık, iltihaplanmış bir tüy kökü veya kirpik folikülü etrafında gelişir. Göz kapaklarında, özellikle de kirpiklerin bulunduğu bölgede rahatsızlık hissi, ağrı ve şişlik gibi belirtilerle kendini gösterir.
Göz seğirmesi, göz kapağının kaslarının istemsiz olarak kasılmasıdır. Bu kasılmalar genellikle hızlı ve ritmik bir şekilde gerçekleşir ve birkaç saniye veya dakika sürebilir.
Bebeklerde göz enfeksiyonu belirtileri gözlerde kızarıklık, sulanma, ışığa duyarlılık, kaşıntı ve çapaklanma gibi belirtilerle kendini gösterir. Bebeklerde gözlerden sürekli olarak akıntı gelmesi de bir göz enfeksiyonu belirtisi olabilir. Eğer bebeğinizde bu belirtilerden bir veya birkaçı fark ediliyorsa, mutlaka doktora danışılmalıdır.
Alerjik konjonktivit, alerjik pembe göz, gözlerin konjonktiva adı verilen zarının iltihaplanmasıyla karakterize bir durumdur. İltihaplanma, vücudun bağışıklık sisteminin alerjenlere karşı aşırı tepki göstermesinin bir sonucudur. Alerjik konjonktivitin yaygın belirtileri arasında kaşıntı, kızarıklık, sulanma ve şişlik bulunur.
Göz alerjisi, gözlerin çevresindeki hassas dokuların çeşitli alerjenlere tepki vermesi sonucu ortaya çıkar. Alerjenler arasında çiçeklerin polenleri, ev tozu akarı, hayvan tüyleri ve mantar sporları bulunabilir. Göz alerjisi, bağışıklık sisteminin bu alerjenlere aşırı tepki vermesiyle oluşur.