Kalp Kapak Hastalıkları ve Tedavi Yöntemleri

Kalp Kapak Hastalıkları ve Tedavi Yöntemleri

Yorgunluk, çarpıntı ve nefes darlığı gibi problemler kalp kapak hastalıklarının belirtileri arasında yer alıyor. Kalp Kapak hastalıkları tedavi edilmezse hayati risk taşıyabiliyor. Tedavi de ise hastanın durumuna göre kalp kapağı değişimi yerine “Kalp Kapak Tamiri” ile hasta sağlığına kavuşabiliyor.



ROMATİZMAL ATEŞ KALBİ VURUYOR

Kalp içindeki kapaklar kanın ileri doğru gönderilip geri kaçmasına engel olan tek yönlü çalışan yapılardır. Kalp kapak bozukluklarında kanın ileri doğru gitmesi engellenir veya geri kaçmasına neden olur. Bu durumlarda ise kalp üzerine yük binerek, hem kalpte hem de organlarda sorunlar çıkmaya başlar.

Romatizmal ateş (Türkiye’de en sık görülen), enfeksiyöz endokardit, kalp kası hastalıkları, hipertansiyon, mitral kapak prolapsusu (mitral kapakçıkların kalp hareketleri ile sol atriuma geri kaçması), fibrokalsifik dejenerasyon, kapak çevresinin genişlemesi (bağ dokusu  hastalıkları, aort anevrizmaları, tümörler, bazı ilaçlar) kapak hastalıklarına yol açan nedenler arasında yer almaktadır.



KALP KALAP HASTALIKLARI BELİRTİLERİ NELERDİR?

  • Yorgunluk
  • Çarpıntı
  • Nefes Darlığı
  • Bacaklarda Şişlik
  • Emboli (Pıhtı)
  • Felç
  • Ritim Problemleri




MİTRAL KAPAK DARLIĞI BAŞKA HASTALIKLARIDA BERABERİNDE GETİRİYOR!

Mitral kapak kalbin sol tarafındaki sol karıncık ile sol kulakçık arasında yer alır. Yapısında 2 adet yaprakçığı bulunan ve alanı normalde  4-6 cm2 olan bu kapağın alanı 2,5 cm2’nin altına indiğinde klinik belirtiler başlar. Kapak hareketini sağlayan “korda” denilen yapılar ve  kapağın çevresini saran “anulus” denilen destek kısım mevcuttur.

Mitral kapak kalbin sol tarafındaki sol karıncık ile sol kulakçık arasında yer alır. Yapısında 2 adet yaprakçığı bulunan ve alanı normalde 4-6 cm2 olan bu kapağın alanı 2,5 cm2’nin altına indiğinde klinik belirtiler başlar. Kapak hareketini sağlayan “korda” denilen yapılar ve kapağın çevresini saran “anulus” denilen destek kısım mevcuttur.

Bu yapılarda meydana gelen hasar, kapakta darlık ve yetersizliğe yol açabilir. Bu durumda önceleri eforla ortaya çıkan; nefes darlığı, çarpıntı, yorgunluk gibi belirtiler, hastalık ilerledikçe istirahatte de olmaya başlar. Klinik ilerledikçe kanlı balgam görülebilir.

Mitral kapakta oluşan darlık durumunda, kanın ileriye atılımında oluşan problem sonucu sol kulakçıktaki kan akımı yavaşlayarak kanın pıhtılaşma eğilimi artmaktadır. Bazen buradan kopan küçük kan pıhtılar çeşitli organlara giderek beyin hasarı veya bacaklarda iskemik problemler oluşturabilmektedir.

Yine artan sol kulakçık hacmi ileride ritim sorunlarını da beraberinde getirmektedir. Mitral kapak problemleri ilerlediği zaman sol kulakçıktaki basınç artışı ikincil olarak akciğer basıncındaki artışa neden olmaktadır. Artan akciğer basıncı var olan nefes darlığını artırarak akciğer ödemine yol açar. Akciğer ödemi olarak tanımlanan tablo aslında hava ile dolması gereken hava keseciklerinin kısmen su ile dolmasıdır. Sol kalpten geriye kaçan kan volümü arttıkça akciğer damar yatağının yükü artarak pulmoner hipertansiyon denilen akciğer basınç artışı oluşmaktadır. Akciğerdeki basınç arttıkça yapılacak olan kapak ameliyatının riski de artmaktadır.

En ideali sol kalbin yapı ve işlevi bozulmadan ve akciğer damar  yatağındaki basınç artmadan yani pulmoner hipertansiyon oluşmadan cerrahiye karar vermektir.



AORT KAPAK HASTALIKLARI TEDAVİ EDİLMEZSE HAYATİ RİSK TAŞIYOR

Sol karıncık ile tüm vücudu besleyen en büyük damar olan aort damarı  arasındaki kapak aort kapaktır. Aort darlıkları uzun süre belirti  vermez. İlk belirti eforla çabuk yorulmadır. Kapak alanı 1,5 cm2’nin altına inerse belirtiler başlar. İleri aort darlığında göğüs ağrısı, baş  dönmesi, bayılma gibi belirtiler görülmektedir.

Semptom vermeye başladıktan sonra hemen tedavi edilmezse 1 yıl içinde hastayı kaybetme riski çok yüksektir.

Kapak yetersizliği ise Aort kapağın yeterince kapanamaması ve geriye  doğru kanın kaçması durumudur. Kapak yetersizliği durumunda her vücuda  atılan kanın bir kısmı sol karıncığa yetersizlik olan kapaktan geriye döner. Sürekli geri kaçan ilave kan ile birlikte devamlı kanı ileri pompalayan sol karıncıkta iş yükü artar. Sol kalp büyür. Kalp yetersizliği gelişir. Kanın geri kaçmasıyla düşen küçük tansiyon kalp damarlarının (koroner damarlar) dolaşımını olumsuz etkiler ve göğüs ağrısı oluşur. Eforla nefes darlığı, çarpıntı, çabuk yorulma ve göğüs ağrısı en sık görülen belirtilerdir. Kapak yetersizliğinde kapak darlığının tersine bayılma nadir görülür.



KALP KAPAKLARI TAMİR EDİLEBİLİYOR

Kalp kapak hastalıklarındaki yapılan temel cerrahi müdahale yakın zamanlara kadar kalp kapakçığının suni bir kapakla değiştirilmesiydi. Bu kapaklar mekanik ya da biyolojik olarak ikiye ayrılmaktadır. Özellikle son 15 yıldır yapılan ilerlemeler sonucu kapakların değiştirilmesi yerine tamir edilmesinin hasta için avantajlar sağladığı tespit edilmiştir. Ancak her hastanın kalp kapakçığının tamiri mümkün olmamaktadır. Özellikle romatizmaya bağlı ileri derecede kireçlenme ve  kapak yapısının bozulduğu hastalarda tamir şansı azdır. Kapak tamirleri  özel bir cerrahi prosedür olup bu konuda deneyimli cerrahlar tarafından yapılması daha uygundur.

Prof. Dr. Ergun DEMİRSOY
Kalp ve Damar Cerrahisi (KVC), Varis Tedavi Merkezi, Yara Tedavi Kliniği
İstanbul Sağlık ve Teknoloji Üniversitesi Şişli Kolan International Hospital

Soru Sor
Telefon: 444 1 443