Pankreas Kanseri

Pankreas Kanseri


PANKREAS NEDİR?

Pankreas, sindirim enzimleri ve insülin gibi hormonalar üreten yaprak şeklinde bir organdır. Karnın yukarısında, midenin hemen arasında yer alır. Karaciğere, bağırsaklara, böbreklere ve vücudun alt kısımlarına kan taşıyan başlıca kan damarları pankreasa çok yakındır.

Pankreas, karın bölgesindeki ana atardamar ve toplardamarların yakınında bulunur.  Pankreas, baş, gövde ve kuyruk olmak üzere üç kısımdan oluşur.

Pankreasta üretilen sindirim enzimleri ve hormonlar, pankreas kanalı adı verilen bir tüp aracılığıyla pankreastan duodenuma (ince bağırsağın ilk kısmı) gider. Pankreasın hormon üreten kısmına endokrin pankreas, sindirim enzimlerini üreten kısmına ise ekzokrin pankreas denir.



PANKREAS KANSERİ NEDİR?

Pankreas kanseri, pankreasın belirli hücrelerinden oluşan bir kanserdir.

Pankreas kanserlerinin çoğu (yaklaşık %95'i) ekzokrin pankreasta başlar. Endokrin pankreasta da tümörler oluşabilir, ancak bunlar nadirdir ve genellikle iyi huyludur. Pankreas kanserlerinin çoğu pankreasın ekzokrin hücrelerinde başlar.



PANKREAS KANSERİNİN FARKLI TÜRLERİ NELERDİR?

Pankreas kanserinin üç ana kategorisi vardır;

  • ADENOKARSİNOM:

Bu vakaların yaklaşık %80'ini oluşturan en yaygın pankreas kanseri türüdür. Bu kanserlerin neredeyse tamamı pankreas kanallarını kaplayan hücrelerde gelişir.

  • KİSTİK TÜMÖRLER:

Pankreasta kist (sıvı dolu kese) oluşmasına neden olurlar. Pankreas kistlerinin çoğu iyi huyludur, ancak bazıları kanserlidir.

  • ASİNER HÜCRE KANSERİ:

Bu kanser, sindirim enzimleri üreten kanalların uçlarında yer alan pankreasın asiner hücrelerinde gelişir.



PANKREAS KANSERİNİN BELİRTİLERİ NELERDİR?

Pankreas kanseri erken evrelerinde genellikle hiçbir belirti göstermez. Kanser ilerledikçe, tümörün pankreas başında, gövdesinde veya kuyruğunda yer almasına bağlı olarak yaşanan semptomlar değişir.

Pankreas başındaki tümörler, gövde veya kuyrukta tümörlerden daha fazla semptoma yol açar bunun nedeni, pankreas başındaki tümörlerin safra kanalına veya pankreas kanalına baskı yapması ve sarılığa neden olmasıdır. Diğer belirtileri arasında;

  • Karın ağrısı
  • Kilo kaybı
  • Yağlı dışkılama
  • Çok su içme
  • Sık idrara çıkma ve yorgunluk gibi yeni başlayan diyabet belirtileri.


PANKREAS KANSERİ NE KADAR YAYGINDIR?

Pankreas kanseri, hem erkeklerde hem de kadınlarda kansere bağlı ölümlerin dördüncü en yaygın nedenidir. Çoğunlukla yaşlı insanları etkiler ortalama tanı yaşı erkekler için 71, kadınlar için 75'tir.



PANKREAS KANSERİNE NE SEBEP OLUR?

Pankreas kanserinin kesin nedenleri bilinmemektedir. Ancak;

  • İlerleyen yaş
  • Sigara kullanımı
  • Obezite
  • Diyabet öyküsü
  • Pankreatit öyküsü
  • Aşırı alkol alımı
  • Helicobacter pylori varlığı
  • Hepatit B virüsü veya insan immün yetmezlik virüsü ile enfeksiyon
  • Doymuş yağ ve kırmızı et ağırlıklı beslenme
  • Belirli kimsayasallara maruz kalma
  • Bazı genlerdeki mutasyonlar
  • Aileden pankreas kanseri öyküsü, kalıtsal pankreatit gibi belirli genetik durumlar da pankreas kanseri gelişimi riski artmaktadır.


PANKREAS KANSERİ NASIL TEŞHİS EDİLİR?

Erken pankreas kanserinde tipik olarak hiçbir semptom görülmez. Kanser ilerledikçe ortaya  çıkabilecek semptomlar arasında cildin sararması, karın ağrısı ve kilo kaybı sayılabilir. Pankreas kanseri teşhisi genellikle bilgisayarlı tomografi (BT) ile konulur. Mevcut tümör tipini doğrulamak için biyopsi de alınabilir.

Daha ileri testler ve muayeneler kanseri ne kadar ilerlemiş olduğunu belirlemeye yardımcı olur. Örneğin, kanserin ne kadar yayıldığını görmek için endoskopik ultrasonografi (EUS) taramaları ve/veya manyetik rezonans görüntüleme (MRI) kullanılabilir. Büyümüş lenf düğümlerine ayrıca kanser hücreleri içerip içermediklerini kontrol etmek için biyopsi yapılabilir.

Pankreas kanseri, tümörün boyutuna, lenf bezlerine yayılıp yayılmadığına ve vücudun diğer bölgelerine yayılıp yayılmadığına göre 'evrelenir'. Bu bilgi, en iyi tedaviye karar vermede yardımcı olmak için kullanılır.



PANKREAS KANSERİ ŞU ŞEKİLDE SINIFLANDIRILIR

Lokalize pankreas kanseri, kanserin tamamen pankreas içinde yer aldığı ve vücudun başka hiçbir yerine yayılmadığı kanserdir.

Lokal olarak ilerlemiş pankreas kanseri,  kanserin pankreas çevresindeki dokulara veya yakındaki  lenf düğümlerine yayıldığı veya yakındaki ana kan damarlarını tuttuğu, ancak vücudun diğer bölgelerine yayılma yapmamış kanserlerdir. Lokal olarak ilerlemiş pankreas kanseri, pankreas dokusunun dışına yayılmıştır. Metastaztatik pankreas kanseri, uzak organlara yayılma gösteren kanserlerdir.



PANKREAS KANSERİ TEDAVİSİNE NASIL KARAR VERİLECEK?

Tedavi büyük ölçüde kanserin evresine bağlı olacaktır. Evreleme kanserin boyutu, konumunu ve pankreasın dışına yayılıp yayılmadığını tanımlamak için yapılır. Bu bilgiyi toplamak için BT (bilgisayarlı tomografi) taraması, endoskopik ultrasonografi (EUS) taraması ve/veya MRI (manyetik rezonans) taraması uygulanır.

  • BT (BİLGİSAYARLI TOMOGRAFİ) TARAMASI

Bu, tümörün yerini ve kanserin lenf düğümlerine, akciğerlere ya da karaciğer gibi organlara yayılıp yayılmadığını gösterir.

  • (EUS) ENDOSKOPİK ULTRASONOGRAFİ TARAMASI

Bu endoskopik yolla mide içinde yapılan bir ultrasonografi incelemesidir. Bu işlem esnasında bir biopsi iğnesi ile EUS taraması sırasında doku örnekleri (biyopsiler) de alınabilir. Bu yöntemle, lenf düğümlerinin tutulduğu ortaya konabilir.

  • (MRI) MANYETİK REZONANS

Bazı hastalarda pankreas kanserini evrelemek için kullanılabilir örneğin, BT taramalarının gözden kaçırabileceği anormal karaciğer alanlarını incelemeye yardımcı olabilr.

  • Bazı pankreas kanserleri, kanser antijeni 19-9 (CA 19-9) adı verilen bir protein üretir ve bu proteinin kandaki seviyeleri de tedavide yol gösterici olabilir.
  • Bundan sonra tedavi multidisipliner yaklaşımla; cerrahi, tıbbi onkoloji, radyoloji, radyasyon onkolojisi uzmanları tarafından ortak karar alınarak planlanır.
  • Tedavi genellikle tümörün boyutuna, konumuna, evresine ve cerrahi olarak çıkarılıp çıkarılmayacağına (rezektabl, borderline rezaktabl veya unrezektabl) bağlıdır. Pankreas kanseri için tedavi seçenekleri cerrahi, kemoterapi ve kemoradyoterapi olarak sayılabilir.


LOKALİZE PANKREAS KANSERİ

  • Rezektabl olduğu kabul edilir ve cerrahi tedavisi mümkündür. Ameliyat türü, tümörün konumuna bağlıdır pankreatoduodenektomi (Whipple ameliyatı) tipik olarak pankreas başındaki tümörleri çıkarmak için kullanılırken, distal pankreatektomi pankreas gövdesi veya kuyruğundaki tümörleri çıkarmak için kullanılır.
  • Ameliyattan sonra hastalar adjuvan kemoterapi alabilir. Bu genellikle gemsitabin veya 5-florourasil ve folinik asit ( 5-FU/FA) adı verilen bir ilaçtır, ancak bazı hastalar başka kemoterapi ajanları veya kombinasyonları alabilir.
  • Sınırda rezektabl tümörleri olan hastalar da, tipik olarak gemsitabin ile neoadjuvan kemoterapi veya bir 5-FU/FA+ İrinotekan + oksaliplatin (yaygın olarak FOLFIRINOX olarak bilir) kombinasyonu, tümörü küçültmek ve rezaktabl hale getirebilmek için kullanılır.

LOKAL OLARAK İLERLEMİŞ PANKREAS KANSERİ

  • Lokal olarak ilerlemiş pankreas kanseri genellikle verrahi olarak çıkartılamaz ve rezeke edilemez olarak kabul edilir. Bu hastalar klinik araştırmalara kaydolması düşünülse de, genellikle bir gemsitabin tedavisi verilebilir.


METASTATİK PANKREAS KANSERİ

  • Metastatik pankreas kanseri kemoterapi ile tedavi edilir. Tedavi seçenekleri, hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak FOLFIRINOX, gemsitabin ile kombinasyon halinde nab-paklitaksel veya tek başına gemsitabin içerir. Bu olgularda sarılığın palyasyonu ya da duodenal tıkanıklığın aşılması amacıyla by-pass ameliyatları düşünülebilir.


DESTEKLEYİCİ MÜDAHALELER

  • Pankreas kanseri olan hastalar, kilo kaybını önlemek için beslenme desteğinin yanı sıra pankreas yeterli sindirim enzimi üretmiyorsa enzim takviyeleri verilir. Bazı hastalarda diyabet gelişir ve kan şekeri düzeylerini kontrol altına almak için insülin verilir. Palyatif bakım, pankreas kanseri yönteminin önemli bir parçasıdır.


PANKREAS KANSERİ CERRAHİ TEDAVİ

Tümörü çıkarmak için yapılan cerrahi (rezeksiyon), pankreas kanseri için tek küratif tedavidir. Rezeksiyonun amacı, kanser nüksünü önlemek için sağlıklı bir doku marjı ile birlikte kanserli dokuları çıkarmaktır. Ancak hastaların sadece %20'sinde bu girişim mümkündür.

Bunun nedeni, kanserin genellikle vücudun diğer bölgelerine yayılmış olması veya teşhis konduğunda yakın çevredeki ana kan damarlarını tutmuş olmasıdır. Büyük kan damarlarını tutmuş olan tümörlerin rezeksiyonu, tümörün tamamen çıkarılması kan damarlarında çok fazla hasara neden olacağından nadiren mümkündür.

Çıkartılabilir tümörlerde, tedavi genel olarak tümörün rezeksiyonu ve ardından adjuvan kemoterapiyi içerir. Ameliyat şekli tümörün yeri ve boyutuna bağlıdır; Pankreas başındaki tümörler, radikal pakreatoduodenektomi (Whipple prosedürü olarak bilinen) adı verilen bir teknik kullanılarak çıkarılır.

Bu yöntemle pankreasın başı, duodenum, safra kesesi, midenin bir kısmı ve safra kanalının bir kısmı, çvre lenf düğümleri ile birlikte çıkarılır. Pankreas gövdesi veya kuyruğundaki tümörler, pankreas gövde ve kuyruğu ile bazen dalağın ve çevre lenf düğümlerinin çıkartıldığı distal pankreatektomi adı verilen yöntem ile çıkartılır.

Cerrahi rezeksiyondan sonra hastalar genellikle ilaç tedavisi (adjuvan kemoterapi) alırlar. Kemoterapi kanser hücrelerinin çoğalmasını durdurabilir ya da yavaşlatabilir. Bazen bu tedaviye ışın tedaviside (radyoterap) ilave edilir (Kemoradyoterapi). Radyorerapide kanserli hücrelerin DNA'sına zarar vererek ölmelerine neden olmak için iyonlaştırıcı radyasyon verilir.

Pankreas tümörlerinin kendisi veya uygulanan cerrahi girişim, kan şekerini düzenleyen bir hormon olan insülin üretimini etkileyebilir. Bu hastalarda diyabet gelişecektir. Bu olgularda insülin tedavileri uygulanır.

Pankreas kanseri hastalarda ağrı kesici de palyatif bakımıın önemli bir parçasıdır. Parasetamol ve ibuprofen gibi standart ağrı kesicilere ek olarak, opioid adı verilen ilaçlar sıklıkla kullanılır ve sinir ağrısını kontrol etmek için diğer ağrı kesicilerle birlikte bazı antidepresanlar veya anti-konvülnaz ilaçlar kullanılır.

Bazen karın ağrısını gidermek için çölyak pleksus bloğu adı verilen bir işlem yapılır (çölyak pleksus adı verilen bir grup sinirin etrafına lokal anestezik enjeksiyonu).

Radyoterapi gören hastalarda tedavinin ani yan etkileri genellikle radyasyonun cilt ve pankreası çevreleyen organları etkilemesine bağlıdır. En yaygın yan etkileri yorgunluk, bulantı, ishal ve hazımsızlıktır. Enfeksiyonu önlemek ve ağrıyı azaltmak için radyoterapi tedavisi sırasında cilde iyi bakmak önemlidir.

Kemoterapi alan olgularda tedavinin yan etkileri, ilaçlara ve kullanılan dozlara bağlı olarak değişir. Kemoterapinin çoğu yan etkisi geçicidir ve ilaçlar veya basit yaşam tarzı değişiklikleri ile kontrol edilebilirler.



PANKREAS KANSERİ TEDAVİSİ BİTTİKTEN SONRA NE OLUR?

  • Sağlığınıza dikkat edin Pankreas kanseri tedavisi gördükten sonra kendisini çok yorgun ve duygusal hissedebilirsiniz. Vücudunuza iyileşmesi için zaman tanıyın ve yeterince dinlendiğinizden emin olun. Ancak kendisini iyi hissetmiyorsanız aktiviteleri sınırlamak için hiçbir neden yoktur.
  • Kendinize iyi bakmanız ve ihtiyacınız olan desteği almanız önemlidir. Vücudunuza iyileşmesi için zaman tanıyın. Yoga, gevşeme gezersizleri, müzik veya sanat terapisi gibi tamamlayıcı yöntemler rahatlamanıza ve yan etkilerle daha iyi başa çıkmanıza yardımcı olabilir.
  • Sağlıklı bir diyet yapmak ve aktif kalmak, kondisyonunuzu geliştirmenize yardımcı olabilir. Hafif bir yürüyüşle yavaşça başlamak ve kendinizi daha iyi hissetmeye başladıkça kendinizi geliştirmek önemlidir.
  • Tedaviniz bittikten sonra takip randevuları ayarlanacaktır. Bu esnada; CA19-9 seviyeleri takip edilir, CA 19-9 seviyeleriniz yükseliyorsa, bu hastalığın nüksü (kanser tekrarlaması) anlamına gelebilir. Ne yazık ki pankreas kanserinin rezekziyon sonrası nüks etmesi çok yaygındır. Bu durumda size uygun tedavi yine multidisipliner bir yaklaşımla belirlenir.