Kolan Hospital

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

ENFEKSİYON HASTALIKLARI VE KLİNİK MİKROBİYOLOJİ

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümü; bakteri, virüs, parazit ve mantar gibi gözle görülmeyen mikroorganizmaların oluşturduğu hastalıkların tanısı ve tedavisi ile ilgilenen uzmanlık dalıdır.
Kolan Hospital Group Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümünde; hem poliklinik hastalarının, hem de yatan hastaların takip ve tedavisi yapılmaktadır. Merkez mikrobiyoloji laboratuvarımız da bu bölüme bağlı olarak çalışmaktadır.

Kolan Hospital Group Merkez Mikrobiyoloji Laboratuvarında mikroorganizmaların (bakterilerin, virüslerin, mantarların ve parazitlerin)  kültür yöntemi ile çoğaltılması, direkt mikroskobik inceleme ile görüntülenmesi ve serolojik yöntemler ile kanda oluşan antikorların araştırılması yapılarak, hastalık etkenleri saptanmakta ve etkenlere karşı kullanılabilecek ilaçların neler olduğu belirlenmektedir. Böylece, mikrobik hastalıkların tanısı en hızlı şekilde konmakta ve uygun ilaç tedavileri daha kısa sürede başlanabilmektedir.

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümümüzün bir başka görevi de   hastanemizde hastane enfeksiyonlarının önlenmesi için stratejiler geliştirmek ve önlemler almaktır.

ENFEKSİYON HASTALIKLARI VE KLİNİK MİKROBİYOLOJİ BÖLÜMÜNDE TAKİP EDİLEN HASTALIKLAR

  • Üst Solunum yolu enfeksiyonları
  • Bademcik iltihabı (tonsilllit)
  • Farenjit

Grip; boğaz, burun ve akciğerleri tutan, influenza adı verilen virüslerin neden olduğu bir hastalıktır. Soğuk algınlığı ve nezle gibi birçok viral solunum yolu enfeksiyonuna benzer. Ama onlardan farklı olarak, grip daha ağır seyreder ve bazen hastaneye yatışa ve hatta ölümlere neden olabilmektedir. Grip sonbahar ve kış aylarında görülmekle birlikte, en sık görüldüğü zaman kasım-mart aylarıdır.

Grip, şu kişilerde daha ağır seyreder.

  • 65 ve üzeri yaştaki kişiler
  • 2 yaşın altındaki çocuklar
  • Hamileler
  • Astım, KOAH gibi kronik solunum yolu hastalıkları olanlar
  • Epilepsi, inme vb gibi nörolojik hastalıkları olanlar
  • Kronik kalp yetmezliği, koroner arter hastalığı gibi kalp hastalığı olanlar
  • Diyabet tanılı hastalar
  • Kronik böbrek yetmezliği olanlar
  • Kanser tedavisi alanlar
  • Kronik steroid kullanımı, AIDS gibi bağışıklık sistemi baskılanmış kişiler
  • Siroz gibi ileri evre karaciğer hastaları
  • Orak hücreli anemi gibi kan hastalıkları olanlar
  • 19 yaşından küçük olup uzun süreli aspirin tedavisi alanlar
  • Aşırı şişman ( Morbid obez) olanlar

Gribin belirtileri şunlardır:

  • Ateş ve/veya titreme
  • Öksürük
  • Boğaz ağrısı
  • Burun akıntısı veya burun tıkanıklığı
  • Şiddetli kas ağrısı, kırgınlık, halsizlik
  • Baş ağrısı

Hastalığın Yayılma Yolları;

Grip virüsleri (influenza virüsleri) en sık öksürük, hapşırık ve aksırma sırasında oluşan damlacıkların kişiden kişiye solunum yolu ile bulaşması ile yayılır. Hasta kişiler bu yolla virüsü yaklaşık 1,5 metre mesafedeki kişilere bulaştırabilirler.

Ayrıca,  bir kişi üzerinde grip virüsü bulunan bir cisme dokunduktan sonra elini iyi yıkamaz ve ağız veya burnuna dokunursa da virüsü kapabilir.

Ellerin sık sık su ve sabunla yıkanması, bulaşmanın engellenmesinde en önemli yoldur. Su ve sabunun bulunmadığı durumlarda alkollü el antiseptikleri de faydalıdır. Ancak bu ürünler çok sık kullanılmamalı,  deride tahriş yapabileceği de unutulmamalıdır. Mümkün olduğunca sadece su ve sabun kullanılmalıdır. Evde, iş yerlerinde ve toplu yaşanan yerlerde sık temas edilen yüzeyler (elektrik düğmeleri,  kapı kolları, bilgisayar klavyeleri vb) sık sık temizlenmelidir.

Grip; altta yatan kronik hastalığı olan kişilerde bazen bakteriyel zatüreye neden olabilir.Bu nedenle bu grup hastalar, grip belirtilerini fark eder etmez mutlaka doktora gitmeli, uygun tedavi seçeneklerini uygulamalıdır.

Mevsimsel gripten korunmanın en etkili ve güvenilir yolu her yıl mevsimsel grip aşısı ile aşılanmaktır. Altı aylıktan itibaren her yaştaki kişi,  her yıl grip aşısını yaptırabilir. Aşılamadan yaklaşık 14 gün sonra koruyuculuk başlar.
Özellikle risk grubunda bulunan kişiler için kullanılan, bazı antiviral ilaçlar, grip tedavisinde kullanılmaktadır.

  • Sinüzit
  • Akciğerin mikrobik hastalıkları ( Zatürre, Bronşit, Bronşiolit )
  • Sellülit ve benzeri deri enfeksiyonları
  • Zona ve diğer viral döküntülü enfeksiyonlar
  • Öpücük Hastalığı ( Enfeksiyoz Mononükleoz)
  • Akciğer dışı organlarda ortaya çıkan Tüberküloz
  • Menenjitler
  • Hummalar
  • Sıtma
  • Bruselloz
  • Barsak parazitlerine bağlı hastalıklar
  • İshaller
  • İdrar yolları enfeksiyonları
  • Cinsel yolla bulaşan hastalıkların tedavisi ve şüpheli ilişki sonrası tarama
  • Viral Hepatitler ( Hepatit A, Hepatit B, Hepatit C….)

Hepatit B; Hepatit B Virüsü (HBV) ile meydana gelir. Kişi HBV ile enfekte olduktan sonra akut HBV enfeksiyonu meydana gelir. Akut HBV enfeksiyonu altı aydan daha uzun sürerse enfeksiyon kronikleşmiş kabul edilir.  Kronikleşen enfeksiyon genellikle ömür boyu devam eder. Hepatit B den korunmanın en iyi yolu aşılanmaktır.

Hepatit B virüsünün bulaşma yolları;

  • Kan ve kan ürünleri ile temas yoluyla
  • Cinsel yol ile
  • Gebelikte bebeğe aktarım ile
  • Enfekte annenin bebeğine emzirme

Hepatit B’nin bulaşma yolları ile ilgili yanlış bilgiler de vardır. Bilinenin aksine, HBV aynı kaptan yemek yemekle, ortak gıda veya su tüketilmesi ile sarılmak, öpüşmek, tokalaşmak, öksürmek, aksırmak, aynı tuvaleti kullanmak, havuza girmek, oyuncak ile oynamak, aynı araçta seyahat etmek gibi yollar ile bulaşmaz.

Akut hepatit B'nin belirtileri;

Akut Hepatit B enfeksiyonu, hiç bir belirti oluşmadan da geçirilebilir. Yetişkinlerin yaklaşık %70 ‘i hastalığı belirtili seyreder.

Sıklıkla hastalarda;

  • Ateş
  • Halsizlik
  • İştahsızlık
  • Bulantı-kusma
  • Karın ağrısı
  • İdrar renginde koyulaşma
  • Sarılık (göz ve deride sararma)
  • Eklem ağrısı gibi şikayetler meydana gelir.

Akut Hepatit B’ nin özel bir tedavi yolu yoktur. Yatak istirahati, yeterli sıvı ve gıda alımı ile hastalar genellikle 10-15 günde iyileşirler. Nadiren bazı kişilerin hastaneye yatırılmaları gerekebilir.
Hepatit B ile enfekte olmadan önce, mümkünse doğar doğmaz her bebek HBV aşısı ile aşılanmalıdır. Eğer bebeklik çağında aşı yapılmamış ise, daha önce bu virüs ile tanışıp tanışılmadığını anlamamıza yarayan bazı kan testleri yaptırmak gerekir. Test sonuçları uygun çıkarsa, Hepatit B aşısı yaptırarak hastalıktan korunmak mümkün olacaktır.
Hepatit B aşısı güvenli ve etkilidir (%90 üzerinde koruyuculuk sağlar). Aşı şeması olarak 1 ay arayla 2 doz ve ilk dozdan 6 ay sonra 3. doz şeklinde bir takvim uygulanır.  

Kronik Hepatit B Akut Hepatit B enfeksiyonu geçiren kişilerde, bağışıklığı gösteren testler , 6 ay ve daha uzun süre geçmesine rağmen pozitifleşmezse; bir başka deyişle , hastalık 6 aydan daha uzun sürerse, Kronik Hepatit B’den bahsedilir. Kronik Hepatit B oldukça ciddi bir hastalıktır. Uzun dönemde karaciğer hastalığı, karaciğer yetmezliği, siroz, karaciğer kanseri ve hatta ölüm gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

Kronik Hepatit B hastaları bu konuda uzman hekimler tarafından takip edilmelidir. Bu hastaların düzenli olarak doktora gitmeleri ve belirli aralıklarla bazı kan testlerini yaptırarak kontrol altına alınmaları gerekir.  Tüm kronik Hepatit B hastalarında tedavi gerekli değildir. Kronik Hepatit B tedavisi için çok sayıda ilaç seçeneği mevcuttur. Tedavi ile hastalık etkili bir şekilde kontrol altına alınabilmekte ve karaciğer yetmezliği, siroz veya karaciğer kanseri gibi kötü sonuçların oluşması engellenebilmektedir. Tedavi ile Hepatit B virüsü kontrol altına alınabilir, ama vücuttan tamamen uzaklaştırılması genellikle mümkün olmamaktadır.
Kronik Hepatit B hastaları, alkol tüketiminden kaçınmalıdır. Herhangi bir ilaç almadan önce gittikleri doktora Hepatit B taşıyıcısı olduklarını hatırlatmalıdırlar.

AIDS

AIDS; Human Immunodeficiency Virus (HIV) tarafından oluşturulan bir hastalıktır. HIV, vücutta, çeşitli mikroorganizmalara karşı direnci sağlayan bağışıklık sistemi hücrelerinin azalmasına neden olur ve kişinin  hastalıklara yakalanma olasılığında artma olur.

HIV ‘in bulaşma yolları;

  • Cinsel ilişki
  • Kan/ kan ürünleri ve bunlarla temas etmiş cisimler (kan nakli, enjektör)
  • Annenin gebeliği sırasında ve/veya emzirme sırasında çocuğuna bulaşma..

HIV;  sarılma, yanaktan öpme, sivrisinek sokması, hastanın eşyalarının kullanılması ile bulaşmaz.

  • Yetişkin kişilerde aşılama
  • Seyahat hekimliği
  • Nedeni bilinmeyen ateş
  • Yoğun bakım enfeksiyonları
  • Hastane enfeksiyonları

Detaylı bilgi için 444 1 443