Zatürre (Pnömoni) Nedir? Tanı ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Zaturre Pnomoni Nedir 1

ZATÜRRE NEDİR?

Akciğerlerin en önemli görevi; atmosferdeki oksijeni (O2) vücudumuza almak, vücutta yakılan besinlerin artığı olan karbondioksiti (CO2) ise vücuttan atmaktır. Akciğerlerin bu fonksiyonunun görüldüğü kısım olan hava keseciklerinin (alveoller) iltihaplanmasına Pnömoni (Zatürre) denir.

Zatürre (zat-ür rie) kelimesi, osmanlıca iltihap manasına gelen “zat” kelimesi ile akciğer manasına gelen “rie” kelimesinin birleşmesinden türemiştir.

Akciğerlerin gaz alışverişini sağlayan kısmının iltihaplanmasının en sık sebebi bakteri, virüs ya da mantar enfeksiyonlarıdır.

Mikroorganizmalar en sık üst solunum yollarından komşuluk yoluyla nefes borusuna, bronşlara, bronşçuklara ve en nihayetinde hava keseciklerine ulaşarak zatürreye sebep olurlar.

ZATÜRRE TANISI NASIL KONULUR? TEDAVİSİ NASIL YAPILIR?

Ateş, öksürük, koyu renkli balgam çıkarma, göğüs ağrısı, nefes darlığı gibi şikayetleri olan hastada zatürreye özgü muayene bulguları ile birlikte çekilen bir arka-ön akciğer grafisinde zatürre ile uyumlu lezyonların görülmesi ile tanı konur.

Hastanın ayaktan mı yoksa hastaneye yatırılarak mı tedavi edileceğine hastanın yaşı, bilinç durumu, böbrek fonksiyonlarının durumu, solunum sayısı ve arteriyel kan basıncı değerlerine göre karar verilir.

Ateşi 39 C ve yukarı olan hastalardan kan kültürü, balgam çıkaran hastalardan ise balgam kültürü alınarak zatürreye sebep olan mikroorganizmanın türü ve cinsi öğrenilir ve etkene özel antibiyotik ile tedavi edilir.

Kültür sonuçları belli olana kadar geçen sürede hastanın yaşı, yaşadığı yer, ek hastalıkları, sigara ve/veya madde kullanım öyküsü gibi özellikler dikkate alınarak hangi bakterinin zatürreye neden olduğu tahmin edilir ve bu tahmine göre bir antibiyotik tedavisi başlanır.

Örneğin; bronşektazi, kistik fibrozis ya da ağır KOAH gibi yapısal akciğer hastalığı olanlarda, son 1 ayda 7 günden fazla geniş spektrumlu antibiyotik kullanımı olanlarda, kortizon tedavisi alanlarda ve beslenmesi bozuk olan hastalarda zatürre tablosuna sebep olan bakterinin, bir çok antibiyotiğe direnç gösterebilen Pseudomonas aeruginosa ismindeki bakteri olabilme ihtimali çok fazladır. 

Sigara içen KOAH’lı hastalarda Haemophilus influenzae, yakın zamanda grip geçirmiş kişilerde Staphlococcus aureus yüksek olasılıkla zatürre tablosundan sorumlu mikroorganizmalardır.

KİMLERİN ZATÜRREYE YAKALANMA RİSKİ FAZLADIR?

Kış aylarının en sık görülen enfeksiyon hastalığı olan ve ülkemizde de salgınlar halinde kendini gösteren gribin, en ciddi istenmeyen doğuracağı hastalık zatürredir.

Yakın zamanda grip geçirmiş veya halen grip olup öksürük, balgam çıkarma, göğüs ağrısı, nefes darlığı gibi şikayetleri olan hastaların zatürre ön tanısı dikkate alınarak muayenelerinin yapılması, gereklilik halinde arka-ön ve yan akciğer grafisi çekilerek tetkik edilmeleri önemlidir.

Bunun dışında 65 yaş üzeri yaşlılarda, eşlik eden kalp ve akciğer hastalığı olan kişilerde, yeme ve içme fonksiyonları gerilemiş Alzheimer tanısı almış hastalarda, bakım evinde yaşayan kişilerde, bağışıklık sistemi baskılanmış kişilerde, sigara kullanımı olan kişilerde zatürreye yakalanma riski toplumdaki diğer bireylere göre artmıştır.

ZATÜRRE AŞISI KİMLERE ÖNERLİR?

Yetişkin zatürrelerinden en sık sorumlu olan bakteri pnömokoklardır. En sık enfeksiyon etkeni olan 23 serotipine karşı hazırlanmış pnömokok (zatürre) aşısının koruyuculuğu ortalama 7-10 yıl devam eder.

65 yaş ve üzeri bireylere, solunum fonksiyon testinde FEV1 değeri %40’dan düşük olan KOAH’lı hastalara, bronşektazi hastalarına, herhangi bir sebeple akciğerinin bir kısmı alınmış kişilere, kronik kalp-damar, kronik böbrek, kronik karaciğer hastalarına ve diabet hastalarına, herhangi bir nedenle bağışıklık sistemi baskılanmış olanlara, dalağı alınmış ya da fonksiyon görmüyor olanlara, beyin omurilik sıvısı kaçağı olanlara ve alkoliklere zatürre aşısı uygulanmalıdır.