
Akupunktur Nedir?
Akupunktur, vücudun belirli noktalarına yapılan hafif uyarılarla kendi iyileşme mekanizmalarımızı harekete geçirmeyi hedefleyen çok eski bir tedavi yöntemidir. Kelime anlamı “noktaya batırmak” demektir. Bu uygulamada, sinirlerin ve damarların yoğun olduğu özel noktalara çok ince, steril iğneler batırılarak vücuda sinyal gönderilir.
İğne dışında ısı (moksa), lazer, kupa (hacamat) veya nöralterapi gibi farklı yöntemlerle de bu noktalar uyarılabilir. Akupunkturun kökeni çok eskidir. İlk olarak Orta Asya’da Uygur Türkleri tarafından uygulanmış, Çin’de yazılı hale getirilerek geliştirilmiş ve oradan tüm dünyaya yayılmıştır. Türkiye’de ise 1980’lerden bu yana daha yaygın uygulanmaya başlamıştır. Ülkemizde Sağlık Bakanlığı onayıyla sadece doktorlar tarafından uygulanmasına izin verildiği için daha kontrollü ve güvenlidir.
Akupunkturun Etki Mekanizması
Akupunktur, vücuttaki enerji dengesini bozan tıkanıklıkları açar ve doğal iyileşme süreçlerini destekler. Bunu vücudun “kendi eczanesini” çalıştırmak gibi düşünebilirsiniz.
Örneğin bir yere çarptığınızda ilk başta acı çok fazladır ama sonra hafifler çünkü vücudunuz kendi ağrı kesicilerini devreye sokar. Kronik ağrılarda ise bu sistem zayıflar. Akupunktur, bu doğal sistemi yeniden aktive ederek ağrıların azalmasına ve iyileşmenin hızlanmasına yardımcı olur. Alerjilerde de vücudun kendi antihistaminik (alerji kesici) maddelerini üretmesini teşvik eder.
Akupunktur Tedavisi Nasıl Yapılır?
Tedavi süreci doktor muayenesi ve değerlendirmesiyle planlanır. Uygulamada kullanılan iğneler çok incedir ve genelde batırılırken neredeyse hiç acı hissedilmez. Seanslar haftada iki kez başlayabilir ve her seans yaklaşık 20–30 dakika sürer. İyileşme sağlandıkça seans araları açılır ve tedavi tamamlanır. Tedavi süresi ve içeriği kişiye özel olarak belirlenir.
Akupunkturun Kullanım Alanları
Dünya Sağlık Örgütü (WHO), akupunkturun tedavide kullanılabileceği 40’tan fazla hastalık tanımlar. Başlıcaları şunlardır:
• Baş ağrısı ve migren
• Bel, boyun ağrıları ve fıtık
• Vertigo
• Sırt ağrısı
• Sindirim sistemi hastalıkları, mide ağrısı, gastriti ülser
• Psikiyatrik rahatsızlıklar, minör depresyon, panik atak,
• Romatizmal şikayetler
• Fibromyalji, kas ağrıları, kas romatizması
• Uykusuzluk
• Kabızlık, İBS
• Egzema Sedef (psöriazis)
• Kronik solunum yolu hastalıkları (bronşit, astım)
• Alerjiler, astım,
• Kadın hastalıkları ve doğum
• Sigarayı bırakma
• Zayıflama
• Menapoza bağlı olumsuz etkilerin giderilmesi
• Polikistik over, hormonal düzenleme
• İnfertilite ve tüp bebek tedavisine destek
• Adet dönemi sancıları
• Adet düzenini sağlama,
• Sinüzit
• Diz ağrıları, osteoartrit
• Tenisçi dirseği, karpal tünel sendromu
• Bağışıklık sistemini destekler

Akupunktur ve Kilo Vermeye Etkisi
Akupunktur, kilo vermek isteyen kişilere birçok açıdan destek olur:
• İştahınızı azaltır
• Mideyi küçültür
• Tatlı isteğini baskılar ve kan şekerini dengeler
• Sarkmayı önler
• Verilen özel beslenme programına uymanızı sağlar. Az yiyerek çabuk doyarsınız
• Mutsuzluluğu önler, stresi azaltır, seratonin ve endorfin salgılatır
• Kabızlığı önler
• Metabolizmayı hızlandırır
• Toksin atılımı sağlar, lenfleri çalıştırır
Yapılan görüşme sonrasında kişinin gıda intoleransları da belirlenerek kişiye özel bir beslenme protokolü hazırlanır. Bu programa sadık kalındığı sürece akupunkturu bıraktıktan sonra verilen kiloların geri alınması engellenmiş olur.
Akupunktur ve Sigarayı Bırakma
Sigara içen kişilerde vücut zamanla kendi nikotin üretimini azaltır ve dışarıdan alınan nikotinle yetinmeye başlar. Sigarayı bırakınca nikotin yoksunluğu ortaya çıkar; bu da kilo alma, uykusuzluk, ağız yaraları, kabızlık gibi sorunlar yapar. Akupunktur, vücudun nikotin üretimini yeniden harekete geçirerek bu yoksunluk belirtilerinin daha hafif ve stressiz atlatılmasına yardımcı olur.
Akupunkturun Yan Etkileri
Akupunktur sırasında hissedilen acı çok hafiftir, evde elinize iğne batmasından bile daha azdır. Kimyasal ilaç kullanılmaz, bu nedenle uzman bir doktor tarafından yapıldığında güvenlidir. Hatta gebelerde bulantıyı azaltmak veya emziren annelerde sütü artırmak gibi amaçlarla bile güvenle uygulanabilir.
Akupunktur ile Modern Yaşamın Getirdiği Sorunlara Çözüm
Günümüz modern yaşam tarzı, insan bedenini ve ruhunu birçok açıdan zorlamaktadır. Hareketsizlik, stres, sağlıksız beslenme, uyku düzensizlikleri ve çevresel toksinler, bedenimizin doğal dengesini bozmakta ve çeşitli sağlık sorunlarına davetiye çıkarmaktadır. İşte bu noktada, akupunktur gibi bütüncül ve yan etkisiz tedavi yöntemleri, giderek daha fazla kişi tarafından tercih edilmektedir.
Akupunktur, sadece fiziksel rahatsızlıkların değil, zihinsel ve duygusal dengesizliklerin de doğal yollarla giderilmesine yardımcı olur. Özellikle kronik stres altında olan kişilerde, akupunktur sayesinde gevşeme sağlanır ve bedensel belirtiler hafiflemeye başlar. Bu durum, hem bedeni hem de zihni aynı anda rahatlatan nadir yaklaşımlardan biri olarak akupunkturu öne çıkarır.
Akupunkturun Zihinsel ve Ruhsal Etkileri
Akupunktur uygulaması sırasında salgılanan endorfin, serotonin ve dopamin gibi nörokimyasal maddeler sayesinde kişi kendini daha mutlu, huzurlu ve enerjik hisseder. Bu nedenle, yalnızca fiziksel ağrıların değil, aynı zamanda depresyon, anksiyete ve kronik yorgunluk gibi ruhsal durumların da destek tedavisinde kullanılabilir.
Yapılan bilimsel araştırmalar, düzenli akupunktur seanslarının zihinsel berraklık sağladığını, hafızayı güçlendirdiğini ve genel yaşam kalitesini artırdığını göstermektedir. Bu da akupunkturu sadece bir “tedavi yöntemi” değil, aynı zamanda bir “yaşam tarzı desteği” haline getirir.
Akupunktur ile Uyku Kalitesi Artar
Uyku sorunları günümüzde en yaygın problemlerden biridir. Uykusuzluk, zamanla bağışıklık sisteminin zayıflamasına, konsantrasyon eksikliğine ve duygusal dengesizliklere yol açabilir. Akupunktur sayesinde, vücudun melatonin üretimi desteklenir ve uyku-uyanıklık döngüsü yeniden dengelenir. Böylece kişi daha derin, kesintisiz ve kaliteli bir uyku uyuyabilir.
Akupunktur ile Dengeli Bir Hayat Mümkün
Bütüncül tıbbın temel felsefesi, beden-zihin-ruh dengesini sağlamak ve korumaktır. Akupunktur da tam olarak bu yaklaşımı benimseyerek kişiyi bir bütün olarak ele alır. Sadece semptomları değil, semptomların kaynağını hedef alır. Bu yaklaşım sayesinde geçici değil, kalıcı iyilik hali sağlanabilir.
Akupunktur, her yaştan birey için uygundur. Çocuklardan yaşlılara, hamilelerden kronik hastalara kadar geniş bir kitleye hitap eder. Elbette her bireyin sağlık durumu farklı olduğundan, tedavi mutlaka deneyimli bir hekim tarafından planlanmalı ve uygulanmalıdır.
Akupunktur ve Tedavi Ünitesi, Check Up Bölümü